Pasif Öğrenme Nedir? Öğretmenler ve Öğrenciler İçin 2024 Rehberi

Pasif öğrenme, bireyin aktif olarak katılım göstermediği, genellikle tek taraflı bir bilgi aktarımı sürecini temsil eder. Pasif öğrenme sürecinde, öğreniciler genellikle bilgiyi dinler veya izler, ancak bu bilgi üzerinde aktif olarak çalışmaz, tartışmaz veya uygulamazlar.

Bu yazı ile pasif öğrenme konusunda Türkçe yazılmış en detaylı kaynağı okuyacak ve hangi öğrenme yönteminin sizin için en uygunu olduğunu anlayıp, ders çalışma ve öğrenme hızınızı arttıracaksınız. Öncelikle, öğrenmenin ne olduğunu öğrenelim ve yöntemlerine bakalım:

1) Öğrenme Nedir?

Öğrenme, sahip olduğumuz bilgi ve deneyim birikimine, gözlem, deneyimleme ve eğitim yoluyla yenilerinin eklenmesidir. Etkin öğrenme süreci, önceki bilgi ve deneyimlerimizin üzerine inşa edilmelidir.

Tek başına veya grup halinde gerçekleştirilir. Öğrencinin arzusu ve ilgisi olmadan, etkili bir öğrenme sürecinden bahsetmek mümkün değildir; motivasyonlu öğrenme en kalıcı olanıdır.

İnsanlar öğrenmeye doğduğu anda başlar. Her türlü görsel ve işitsel veriyi beynimize depolarız ve çevremizle etkileşim halinde olduğumuz sürece, öğrenme devam eder.

2) Pasif Öğrenme Nedir?

Pasif öğrenme, yukarıda da kısaca anlattığım gibi, öğrencinin eğitmenin anlattıklarını dinleyerek konuyu içselleştirmeye çalıştığı, ezbere dayalı ve öğretmen merkezli bir öğrenme metodudur. Bu öğrenim metodunda, bilgiyi öğrenmek tamamen öğrencinin sorumluluğundadır.

Bu sorumluluk, dersi dikkatli dinlemeyi, not almayı ve sınavlarda başarılı olmayı kapsar. Öğrenim hayatı boyunca duyduğumuz “öğretmen anlatır gider, sen dersi takip edip öğreneceksin.” nasihatı, pasif öğrenmenin kısa bir özetidir aslında.

pasif ogrenme ozellikleri

Örneğin, saf suyun deniz seviyesinde 100 derecede kaynadığı bilgisi, sadece ezberden ibaret olduğu sürece, unutulması daha kolay olacaktır.

Bu nedenle, pasif öğrenme şeması, son yıllarda giderek daha fazla tartışılmakta, bazı ülkeler eğitim sistemlerini aktif öğrenme metoduna uygun olacak şekilde değiştirip, pasif öğrenci sayısını azaltmaya çalışmaktadır.

Pasif Öğrenme Yöntemleri

i) Doğrudan Anlatım

Bu yöntemde, eğitmenin sınıfın karşısında konuyu anlatıp, öğrencilerin de bunu öğrenmesi beklenir. Bu yöntem çok hızlıdır, kısa sürede gerekli bilgiyi vermek için idealdir. Özellikle uçağa bindiğinizde hostesin anlattığı güvenlik önerileri, doğrudan anlatım konusunda iyi bir örnektir.

Öğrencinin kendisini anlatılan konuya tam olarak vermesi, başka bir deyişle iyi motive olması gereklidir, çünkü çoğu zaman anlatımın tekrarı olmaz. İyi öğrenci olmak için, pasif öğrenme yöntemleri öğrenciye maalesef yeterli olanak sağlamamaktadır.

ii) Televizyon İzleme

Televizyon izlerken daima bir şeyler öğreniriz. Öyle ki, bu öğrendiklerimiz çoğu zaman politik tercihlerimiz ve inançlarımız üzerinde etkili olur. Örneğin, ABD’de seçim dönemlerinde televizyon ve sosyal medya üzerinden yoğun olarak yapılan reklamlar, insanların politik tercihlerini büyük ölçüde etkiledi ve bu etki her seçim döneminde de artarak devam ediyor.

iii) Uzun Süre Maruz Kalma

Herhangi bir uyarana uzun süre maruz kalmak, o uyaranın etkili olduğu konularda davranış biçimimizi değiştirir. Televizyonda gördüğümüz kamu spotları, yollardaki uyarı panoları ve benzer uyaranlar sayesinde yaya geçitlerinde yol verme kampanyanlarının başarısının artması veya daha da yaygın olarak sahip olduğumuz ağızlar (aksan) buna örnek olarak gösterilebilir.

Doğduğumuz bölgeye göre farklı ağızlara sahip oluruz (Karadeniz, Trakya, İç Anadolu, Ege, vb.) ve bunları çaba sarfederek değil, sadece o şekilde konuşmaya sürekli maruz kalarak öğreniriz. Öğrendiğimiz davranışı bir süre sonra o kadar içselleştiririz ki, artık bizim de ağzımız o şekle dönüşmüştür.

iv) Model Örnek İle Anlatma

Bazen çok zor bir konu ile karşılaşırız ve eğitmen bunu başka örnekler üzerinden, modelleyerek anlatır. Genellikle gerçek dünya üzerinden benzetmeler yaparak veya konuyla ilgili meslek grupları çağrılarak eğitmene yardımcı olurlar.

Örneğin, küçükken ilçemizdeki itfaiye binasına gidip, yangınla mücadele konusunda aldığımız tavsiyeler, hepimizin aklında ilk günkü kadar taze durur. Bunun nedeni, anlatırken bir model veya kişi kullanılmasıdır.

v) Amfi Dersleri

Üniversite hayatında sıkça rastladığımız, bir profesörün veya asistanın konuyu bütün detaylarıyla uzunca bir derste anlatması ve öğrencilerin de not alması şeklinde gerçekleşir. Bu yöntemde, genellikle soru sorulmaz.

vi) Podcast Dinlemek

Podcast dinlemek, son yılların en güncel pasif öğrenme trendlerinden. Bu yöntemle, internetten indirdiğimiz bir ses kaydını, herhangi bir işle uğraşırken veya boş zamanımızda dinleyerek konu hakkında fikir sahibi olma ve öğrenmemiz hedeflenir.

Podcast dinleme yönteminde, karşımızda bir anlatıcı olmaz. Kullanıcılar, Podcast dinleme yöntemini özellikle yabancı dil öğrenme konusunda sıkça kullanıyor.

vii) YouTube Videoları

YouTube videoları Podcast kayıtları gibidir. Eğer sesin yanında görselliğe de önem veriyorsanız ve boş vaktiniz varsa, YouTube videolarına ağırlık vermenizi tavsiye ederim. Pasif öğrenme konusunda çok geniş bir arşive sahip olan YouTube ile, merak ettiğiniz konuları rahatlıkla öğrenebilirsiniz.

kitap okumanin faydalari pasif ogrenme

viii) Kitaplar

Özellikle okullarda kullanımı son yıllarda çokça eleştirilen kitaplardan, tahmin edemeyeceğiniz kadar fazla yararlanabilirsiniz. Kitap okuma, tarih boyunca en çok kullanılmış öğrenme yöntemidir.

Kitaplardan bahsettiğimde haklı olarak kitap fiyatlarından yakınacaksınız, ama günümüzde artık her ilçe belediyesi bir kütüphane açmış durumda ve bunlardan istediğiniz gibi yararlanabilir, sevdiğiniz veya araştırmanızda kullanacağınız kitabı süreli olarak eve götürebilirsiniz.

ix) Gözlem Yoluyla Öğrenme

20. yüzyılda Albert Bandura tarafından kanıtlanmış ve en etkili öğrenme yöntemlerinden biri olarak kabul edilmiştir. Sık sık şiddet içerikli filmler izleyen çocukların şiddete meyilli, bu filmlere maruz kalmayan çocukların da sakin ve konuşarak çözüm aramaya meyilli olması, bu araştırmanın sonuçlarındandır. Bu aynı zamanda çocukların en çok faydalandığı öğrenme yöntemidir, o nedenle çocuk eğitiminde ebeveyn rolüne dair çok güçlü bir araçtır.

x) Uzman Tartışmaları

Özellikle pandemi döneminde televizyonlarda sık sık sağlıkla ilgili tartışma programları görüyoruz. Enfeksiyon ve benzeri branşlardaki bilim insanları televizyonda COVID-19 konusunda tartışıyor ve biz de onları izleyerek öğreniyoruz.

Bu öğrenme metodundan daha fazla faydalanabilmek için, bazen sosyal medya aracılığı ile soru dahi alınıyor. Merak ettiğiniz konulardaki tartışmaları izlemenizi tavsiye ediyorum. Yalnız, uykusuz kalmamaya lütfen dikkat edin. 🙂

xi) Sunumlar

İşyerimizde sunumlara sık sık maruz kalıyoruz. Sayfa ardına sayfa, görsel ardına görsel ile bazen bunalıyoruz. Bazen okullarda da rastlanan bu yöntem, ele alacağımız son pasif öğrenme yöntemi. Bana çok sıkıcı gelse de, konunun özetini kavramanız için ideal olduğunu söyleyebilirim.

Yukarıdaki pasif öğrenme rehberi, her yerde uygulayacağınız yöntemleri içeriyor. İster otobüste, ister gece yatmadan uygulayabilirsiniz.

Pasif Öğrenmenin Avantajları

  1. Eğitmen dersi önceden hazırlar. Bu şekilde daha planlı ve hazırlıklı olma şansına sahiptir.
  2. Eğitmen hazırladığı dökümanları daha sonra tekrar kullanabilir.
  3. Eğitmen çok daha fazla kişiye aynı anda konu anlatabilir. Bilgi, çok daha hızlı yayılır.
  4. Öğrenciler çok fazla bilgiyi çok kısa sürede öğrenebilir.

Pasif Öğrenmenin Dezavantajları

  1. Öğrenciler bilgiyi öğrenebilmek için dikkatini vermek zorundadır. Nedeni, aktarımın tek taraflı gerçekleşmesidir.
  2. Öğrenciler anlamadıkları noktalarda gerekli desteği bulamayabilir.
  3. Bilgi öğrenciye hazır halde sunulduğu için, deneme yanılma yöntemiyle öğrenmeyi pekiştirmeden mahrum kalınır.
  4. Pasif öğrenmede aktarılan sadece tek bir doğru vardır, o doğrunun dışına çıkmak mümkün değildir.
  5. Eğitmenin konuya hakim olması ve çok iyi bir anlatıcı olması gerekir.
  6. Sınav (test) öğrencinin bilgisini ölçmek için tek araç olacağından başka bilgi ölçme araçlarından yoksundur.

Aktif Öğrenme Nedir?

Aktif öğrenme, öğrencinin öğrenme sürecine aktif olarak katıldığı, farklı aktiviteler, deneyler ve tartışmalar yoluyla bilginin pekiştirildiği öğrenme metodudur. Bu yöntemde, sınıf içi görev paylaşımı, laboratuvar çalışmaları ve çeşitli oyunlar etkin rol oynar.

Aktif öğrenme ile, öğrenciler konuya farklı açılardan yaklaşmayı, çok yönlü düşünmeyi ve öğrendiği bilginin gerçek hayattaki yerini ve kullanım şekillerini öğrenir.

Bu yöntemle, öğretmen de anlık olarak öğrencilerinin konuyu ne kadar anladığını ve gerekiyorsa hangi noktaların üzerinden geçilmesi gerektiğini kolaylıkla fark edebilir.

Geri bildirimin yoğun olduğu aktif öğrenme, eğitmene nedensellik ilişkilerini gösterme konusunda da büyük şans verir. Öğrenme ve kendini geliştirme süreçlerinde geri bildirim ve önemi konusundaki yazımızı okumanızı tavsiye ediyoruz.

Aktif Öğrenme Yöntemleri

Aşağıdaki aktif öğrenme örnekleri, sınıfça veya grup çalışması olarak uygulanabilecek yöntemleri içerir:

i) Münazara

Öğrencilik hayatımızda, özellikle de edebiyat derslerinde sıkça yaptığımız bir etkinlik münazaradır. Öğrencilerin bir konuyu farklı açılardan görebilmesi için önemlidir. Kendi fikirlerine gelecek eleştirileri sindirme ve karşı argüman üretebilme yeteneği kazanırlar. Tartışma kültürüne sahip bireylerin yetişmesi için gerekli etkinliklerdendir.

ii) Düşün | Tartış | Paylaş

Bu yöntem, bir grup aktivitesidir. Öğrenciler tartışma öncesinde ön araştırma yapar. Daha sonra bu fikirleri ikili veya üçlü gruplarda paylaşır. Öğrenciler bu küçük grubun içinde anlamadıkları noktaları açıklığa kavuşturur, düşüncelerini anlatır.

Bu aşamadan sonra, öğretmenin sunuculuğunda, sınıfın kalanıyla paylaşır ve tartışırlar. Bu aynı zamanda çok iyi bir beyin fırtınası etkinliğidir.

iii) Bir Dakikalık Kompozisyon

İsmi bir dakikalık olsa da, genellikle 10 dakika kadar sürer. Öğretmenler, o gün işlenen konuya dair küçük bir kompozisyon yazılmasını ister. Öğrenciler bu kompozisyonu kısa sürede yazar ve o gün öğrenilenlerin pekiştirmesini yapar.

iv) İşbirliğine Dayalı Öğrenme

Eğitmen, öğrencileri 3-5 kişilik gruplara ayırır ve birlikte hazırlayacakları bir proje veya sunum ister. Bu sunum veya proje daha sonra sınıfa sunulur.

v) Video İzleme ve Tartışma

Eğitmen, ders konusuyla ilgili bir video seçer ve sınıfa onu izletir. İzletmeden önce, öğrencilere dikkatlerini vermelerini istediği noktalarla ilgili sorular sorar ve ön hatırlatmalar yapar. Video izlemek, aktif öğrenmenin en iyi yöntemlerinden biridir.

vi) Sınıf Oyunu

En eğlenceli aktif öğrenme yollarından biridir. Eğitmen genellikle sınav öncesinde, konunun pekişmesi amacıyla öğrencilerine bir oyun oynatır.

vii) Öğreterek Öğrenme

Öğrenciler, eğitmen tarafından belirlenen konuları sınıfa öğretmek için hazırlık yapar. Arkadaşlarına anlatmak için konuyu detaylıca araştıran öğrenci, aynı zamanda çok da iyi öğrenmiştir.

aktif ogrenme sinif ortaminda mumkundur

Aktif Öğrenmenin Avantajları

  1. Eleştirel düşünme yeteneğini geliştirir.
  2. Öğrenciler devamlı geri bildirim sağladığından, ne kadar öğrendikleri rahatlıkla anlaşılır.
  3. Öğrenci, öğrenme sürecinde daha aktif rol üstlenir.
  4. Öğrenci dikkatini daha rahat toplar.

Aktif Öğrenmenin Dezavantajları

  1. Eğitmenin daha anlık ve aktif öğrenme planları hazırlaması gerekir.
  2. Eğitmenin belirli bir sürede sunabileceği döküman miktarı, pasif öğrenmeye göre çok daha azdır.
  3. Öğrencilerin dikkati kolaylıkla dağılabilir.

Aktif Öğrenme ve Pasif Öğrenme Farkı

aktif ogrenme pasif ogrenme farklari
 Aktif ÖğrenmePasif Öğrenme
Öğrenci katılımıYüksekSadece dinleyici
OdakÖğrenci merkezliÖğretmen merkezli
Eğitmen rolüKatılımcıDikte eden
Öğrenci rolüEleştirel ve katılımcıEzberci
Öğrenme şekliSentezİçselleştirme

Pasif Öğrenme Nasıl Önlenir?

Geleneksel eğitim yöntemleri bizi öğretmenin anlattığı dersi ezberlemeye ve o şekilde öğrenmiş olmaya sürükler. Bu yöntem, bizi konuyu derinlemesine kavramaktan alıkoyar. Öğrenciler konuyla ilgili düşüncelerini ve sorularını aktaramaz.

Bu şekilde, öğrencilerin anlayamadığı noktalar eksik kalır ve tam bir kavrama sağlanamaz. Benzer şekilde, öğrenciler test ve sınav sisteminden de geleceğe dönük bir verim alamaz. Bunun nedeni, testlerin sadece bilginin belirli bir şekilde alınmasını ölçüp onu kullanmaya dair fikir vermemesidir.

Pasif öğrenme yöntemlerinden kaçınmanın önemli bir yolu, müfredat hazırlanırken test ve sınav odaklı değil, öğrenme odaklı ve öğrencinin katılımının amaçlandığı bir yolun izlenmesidir. Test ve sınav, öğrencinin bilgisini ölçen bir araç olmaktan çok, öğrenme sürecine yardımcı bir araç olarak düşünülmelidir.

pasif ogrenme nasil onlenir

Bir eğitmen olarak, derslere mümkün olduğunca öğrencileri de dahil edin. Öğrencilere bilgiyi doğrudan veren bir kaynak olmaktan çok, bilgi eksiklerini gösteren bir yol gösterici olmaya çalışın.

Böylece, verdiğiniz ipuçlarını değerlendirerek kendi eksiklerini daha kavramsal bir şekilde toparlamaları mümkündür. Testleri ve sınavları da, daha çok eksiklerini görebilecekleri birer araç olarak düzenlemeye çalışın.

Böylece öğrenciler pasif öğrenme psikolojisi ile dersten soğumayacak ve aktif olarak katılacaktır.

Başka Bir Çözüm: Hibrit Öğrenme

Aktif öğrenme ve pasif öğrenme birbirinin zıt anlamlısı gibi gözükse de, birlikte uygulanabilir. Bununla birlikte, her birinin etkinliğini vurgulamak için her iki yöntemi birleştirmenin yolları vardır.

Öğrencilerinizin hem aktif hem de pasif öğrenmenin faydalarından yararlanmalarına nasıl yardımcı olabileceğinize dair bazı önerileri şu şekilde sıralayabiliriz:

  1. Öğrencilere ev ödevi olarak, öğrendiklerini tamamlayıcı okuma ödevleri verebilirsiniz.
  2. Sayfalarca ders notu almak yerine, öğrencilerinize aktif öğrenme süreci sırasında küçük ve tek cümlelik notlar almalarını tavsiye edebilirsiniz.
  3. Öğrencilerinize, aktif geçen bir ders sonrasında, girebilecekleri bir test için sorular hazırlamalarını ödev verin. Hazırlayacakları test, konuyu ne kadar iyi öğrendiklerini gösterecektir. Aynı zamanda, test hazırlama işini gruplara bölebilir ve her gruba diğerinin testini uygulayabilirsiniz.
  4. Sıkıcı gelen sunum izleme etkinliğini, özellikle sınıf içi oyun veya etkinlik sonrasında, öğrendiklerini pekiştirmeleri için kullanabilirsiniz.

Kendi öğrenciliğimizden de hatırlayacağımız gibi, her öğrenci öğrenme şekli bakımından farklıdır. Bir konuyu anlama süreleri, kavrama şekilleri de farklılık gösterir. Bir öğrenci uzaya ilgi duyduğu için fizik dersindeki bir konuyu daha rahat anlayabilirken, bir diğeri biyolojiyi daha hızlı kavrayabilir.

Bu nedenle, her öğrencinin farklı öğrenme şekilleri olduğunu unutmamalı, tek ve sihirli bir formülün bütün öğrencilerin öğrenme süreçlerini geliştireceğini düşünmeyin.

Öğrenirken de, kendinizi tek bir öğrenme yöntemine hapsetmeyip, farklı konularda farklı yöntemler izleyebilirsiniz. Örneğin, yemek tarifleri kitabını uygulamalı okumak size daha çok fayda sağlarken, bir psikoloji kitabını yatmadan önce okuyabilirsiniz.

Öğrenme, başarı ve yetenek arasındaki ilişkiyi inceleyip, öğrencilerinizi yeteneklerini görmeleri ve kararlı bir şekilde çalışarak nasıl başarılı olabileceklerini anlatabilmek için, Çok Çalışmak mı Yoksa Yetenek mi? Başarının Anahtarı Nedir? başlıklı yazımızı okumanızı tavsiye ediyoruz.

Pasif Öğrenme ile Yabancı Dil Öğrenme

Bir çeşit pasif öğrenme yöntemi olan pasif dinleme ile yabancı dil öğrenmek mümkün mü? Pasif Öğrenme ile İngilizce ve Almanca öğrenmek, başka bir deyişle pasif beceriler geliştirmek, ülkemizde çokça merak edilen bir konu.

Sorumuzun cevabı hem evet hem de hayır:

  • Evet, çünkü dil öğrenme sürecinde, dinlemenin ve kulak alışkanlığı kazanmanın önemi büyük. Özellikle kelimelerin telaffuzu ve o yabancı dilde hızlı düşünme yeteneği kazanabilmek için çok faydalı.
  • Hayır, çünkü öğrendiğiniz dilin yapısını bilmeden yapacağınız dinlemeyi kolaylıkla anlayamayacağınız için, aktif öğrenme süreci ile kazanacağınız bilgiden çok daha azını elde edebilirsiniz. Sadece pasif dinleme yolu ile dil öğrenmek, verimsiz bir çabadır.

Biraz açarsak, duyduğunuz kelimelerin ve cümle yapılarının ne anlama geldiğini bilmediğinizde, pasif dinleme size kuş cıvıltısı veya gürültü gibi gelecektir. Çoğumuz, üst kattaki komşusunun konuşmalarını uykusunda duyduğu için bir süre sonra onların dilini öğrenen adamın hikayesini duymuşuzdur. Ancak bu tam olarak doğru değil, çünkü herkes için geçerli değil.

Özetle, pasif öğrenme ile dil öğrenmek istiyorsanız, öncelikle dilin temeli hakkında bilgi edinip, günlük yaşamda kullanmanıza yetecek kadar kelime öğrenmeniz yerinde olacaktır. Daha sonra, dildeki akışkanlığınızı arttırmak için, bu yöntem idealdir.

Kaynaklar:

  1. 11 Examples of Passive Learning
  2. Differences Between Active and Passive Learning
  3. Avoid Passive Learning
  4. Passive Listening and its Effectiveness in Language Learning
  5. Active learning vs. passive learning: What’s the best way to learn?
içeriğimizi oylayın
Yazar: Sinan

1982 İstanbul doğumluyum. İlk, orta, lise ve üniversite eğitimimi İstanbul'da tamamladıktan sonra Çanakkale'ye yerleştim. Birkaç yıllığına ticaret hayatının içinde bulunduğum için aktif olarak ilgilenemediğim programlama ve web tasarım kariyerime, burada içerik yazarlığı yaparak devam ediyorum.

Yorum yapın