Ekolojik yaşam, doğanın korunduğu ve ona saygı ayrıca sevgi çerçevesinde davranıldığı tahribata uğratılmayan bir doğal sistemini ifade eden hayat tarzıdır. Tüm canlıların gözetildiği onlara kesinlikle zarar görebilecekleri bir koşul yaratmamayı esas alır.
Tüm unsurlar bir arada ve sağlıklı bir biçimde yaşarlar ve her şey birbirine nedensellik içerisinde bağlıdır. Bir bitkiye verilen zarar yarın bir gün insan yavrusunu olumsuz etkileyebileceği için bütüncül bir felsefi düşünceyi temel almıştır. Beslenme, tüketim kültürü gibi konularla ilgilenir.
Ekolojik Yaklaşım Nedir?
Ekolojik yaklaşım, bir nevi sistem teorisini baz alarak varlıklar arası ilişkilerin bütünleşimine odaklanır. Burada temel alınan nokta ilişkiler arası bağlamdır yani doğadır. Onun korunması ve barış içinde yaşanması gerektiği vurgulanarak gerek insan veya diğer tüm canlıların etkileşimini açıklamayı hedefler. Mesleki anlamda incelendiğinde odağı birey ve çevre uyumundaki ortaklıkların keşfedilmesidir. Böylelikle makro bir tavır takınarak çeşitli fiziki ve beşeri sorunlara bir çözüm getirmeyi amaçlar.
Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği Ne Yapıyor?
Ekolojik yaşamı destekleme derneği, çevresel yaşam bilincinin oluşması için çabalar. Fiziki ve doğal hayatı korumaya onu daha iyi bir hale getirmek için insanlarda duyarlılık oluşturur. Böylelikle denge oluşur ve geri dönüşüm sağlanarak nesillerin daha güzel bir ekosistem içerisinde büyümesi sağlanır. Organik dengenin bozulması ile ortaya bir sürü problem çıkmıştır ve bunların çözümü için işbirliği yapan topluluk her geçen gün daha huzurlu bir ortam için çaba göstermektedir.

Ekolojik Yaşam İçin Bireysel Olarak Ne Yapılabilir?
Ekolojik yaşam için bireysel olarak, çevreyi koruma bilinci geliştirilip organik yönelime geçilebilir. İnsanlar bunun ne demek olduğunu çok fazla bilmedikleri için onlara zor bir tarz gibi gelebilir ancak öyle değildir oldukça işe yarar ve gelecek nesilleri tüm risklerden koruyan bir biçimdir.
Örnek verdiğimizde; özel araç yerine toplu taşıma kullanmak veya yürüyüş yapmak gibi aktiviteleri tercih etmek kadar basittir. Yiyeceklerin GDO’suz olmasına dikkat etmek de bunlardan birisidir ve doğacak bebeklerin gelişimini pozitif yönde etkiler. Detaylandırmak gerekirse şunlar söylenebilir;
- Yürüyüş yapmak.
- Özel araç yerine toplu taşıma kullanmak.
- Köylere yönelmek.
- Plastik içeren pet maddeler kullanmamak.
- Çöpleri türüne göre ayırmak.
- Geri dönüşüm.
- Poşet yerine bez torba.
- Kimyasal içermeyen bulaşık, çamaşır vb. temizleme suları kullanmak.
- Parfüm ve paraben içermeyen kozmetiğe yönelmek.
- Evde fesleğen ve nane yetiştirmek.
- Balkonda küçük saksılarda bazı sebzeleri yetiştirmek.
Görüldüğü üzere ekolojik yaşama geçmek her bireyin hayatında bilinçlenme yönünde oldukça etkili olmaktadır. Kişisel zaaflar uğruna doğanın katledildiği ve tahribata uğratıldığı bir dünyada kimse çocuklarını büyütmek istemez. Bu yüzden içinde yaşanılan sisteme karşı daha anlayışlı ve saygılı olmak gerekmek bunun için de kaynakların iyi kullanımı aşılanmalıdır.

Ekolojik Hayatın Amacı Nedir?
Ekolojik hayatın amacı, tüm canlıların bütüncül bir biçimde birbirlerini gözeterek ve zarar vermeyerek yaşamasını esas alır. Küreselleşen dünyada her şeyin bir risk faktörü olması insanları ve onların çocuklarını endişe içinde bırakmaktadır.
Kaynakların fütursuzca tüketimi ve bilinçsiz tahribat sonucunda dünya yaşanılacak bir yer olmaktan çıkmak üzere olduğu için bu stil böyle bir sonucu engellemeyi hedefler. Bunun için olabildiğince doğal olanı koruma altına alarak geri dönüşüm ve tasarruf sağlanmaya çalışılır. Küresel ısınma ve ozon tabakasının delinmesi gibi tehditler iyi bir hayatın önünde engeller gibi görünse de topluluklar bu olumsuzluklara kendileri yol açtıkları gibi çözümün sağlayıcısı olarak organik ve sağduyulu bir yaşama geçmelidir.