Srebrenitsa Katliamı Nedir? 1995’den Bugüne Tarihçesi

Srebrenitsa katliamı ya da Srebrenitsa soykırımı, 2. Dünya Savaşı’ndan günümüze kadar Avrupa topraklarında gerçekleştirilmiş en büyük katliamlardan biridir. Yugoslavya İç Savaşı sırasında, 1995 yılının Temmuz ayında, Sırp güçlerinin Srebrenitsa şehrini ele geçirmesinden sonra, müslüman Boşnak halkın sığındığı Hollanda askeri kampını kuşatmaları sonucu başlayan olaylar sonucunda gerçekleşti. Kuşatma karşısında direnmeyen Hollanda askerleri, müslüman Boşnakları, daha sonra Srebrenitsa kasabı olarak anılacak Ratko Mladiç komutasındaki Sırp güçlerine teslim etti ve 8.372 Boşnak Sırplar tarafından katledildi.

Srebrenitsa Katliamı Tarihi

Srebrenitsa Katliamı‘nın temelleri, 1991 yılında başlayan Yugoslavya İç Savaşı’na dayanmaktadır. SSCB’nin parçalanmaya başlamasının ardından, sosyalist hükümetler ile yönetilen ve iç huzursuzluklar yaşayan Yugoslavya da bu durumdan payını almıştı. İlk olarak, Slovenya ve Hırvatistan 1991 yılında resmi olarak bağımsızlık ilan etmiştir. İç savaş tırmanırken, ülke de yavaş yavaş dağılmaya başlamıştır. Hırvatistan, Sırbistan, Karadağ, Makedonya (2024 itibarı ile adı Kuzey Makedonya) ve Slovenya’dan oluşan pek çok ülke bağımsızlığını ilan etmiş ve bu da toprak paylaşımındaki anlaşmazlıklar nedeniyle çatışmaların önünü açmıştır.

Bosna Hersek, 1992’de yapılan referandum sonucunda bağımsızlığını ilan ederek Yugoslavya’dan ayrıldığını ilan etmiştir. O dönemde Yugoslav ve Hırvat askerleri arasında süren çatışmalar ise Bosna Hersek’e doğru yayılmaya başlamıştır. Çoğunluğu Hırvatlardan oluşan Yugoslav ordusunun Bosna’daki Ravno yerleşimine saldırmasıyla savaşın temelleri atılmıştır. Hırvat ve Sırplar, Bosna Hersek topraklarını kendi aralarında paylaşma kararı almıştır. Her ülke, 1 yıl arayla kendi cumhuriyetlerini ilan etmiştir. O dönemde Sırpların kontrolü altına geçen Yugoslav ordusunun teşvikleriyle Bosnalı Sırpları silahlandırma faaliyetleri gerçekleşmiştir. Bununla beraber bölgede müslüman Boşnaklar için etnik temizlik yapılması hedeflenmiş ve Srebrenitsa Katliamı ortaya çıkmıştır.

İç savaş sırasında, birçok silahsız sivil, savaştan önce nüfusu 24.000 civarında olan Srebrenitsa şehrine sığındı ve burada Sırp saldırılarına karşı direnmeye başladı. Bu sırada nüfusu 60.000’in üzerine çıkan şehrin yakınlarındaki Potocari‘de kamp kuran Birleşmiş Milletler Barış Gücü, Hollandalı komutan Thom Karremans’ın komutasında şehirdeki müslüman Boşnakları silahsızlandırmaya başladı ve şehri kendi korumasına aldı.

Şiddetli çatışmalarla geçen 3 yılın ardından, Birleşmiş Milletler tarafından güvenli bölge olarak ilan edilen Srebrenitsa’ya Sırpların saldırıları durmamıştı. Potocari‘de bulunan 400 Hollandalı askerden oluşan barış gücü, şehri korumayı başaramamış ve Temmuz 1995’te şehirden çekilerek Sırpların şehre girerek katliamı gerçekleştirmelerine izin vermiştir.

11 Temmus 1995’de şehre giren güçlerin komutanlığını yapan Ratko Mladiç, şu sözleri sarf etmiştir:

İşte, 11 Temmuz 1995’te Sırp şehri Srebrenitsa’dayız. Büyük bir Sırp bayramı arifesinde iken bu şehri Sırp milletine armağan ediyoruz. Nihayet, yeniçerilere karşı ayaklanmasından sonra bu toprakta Türklerden intikam almamızın vakti geldi.

Mladiç, şu anda tahliye imkanı olmaksızın ömür boyu hapis cezasını çekmektedir. Defalarca kez, kendisini bu mahkemenin yargılayamayacağını iddia etse de, bizzat Sırbistan devleti tarafından Lahey’e teslim edilmiştir.

Hollanda barış gücünün Sırp komutanlarla çekilmiş fotoğrafları ortaya çıktıktan sonra, tüm dünya kamuoyunda bu durumun Hollandalıların sayılarının azlığından değil, bilinçli bir tercih olarak gerçekleştiği şüphesi doğmuştur.

Srebrenitsa Katliamı Sorumluları
Soykırım suçluları yargılansa da, BM şemsiyesi altında olaylara göz yuman Hollanda da tepki toplamıştır.

Yukarıdaki fotoğrafta, Birleşmiş Milletler şemsiyesi altında görev yapan Hollanda barış gücü askerlerinin Sırp güçleriyle sıcak ilişkiler geliştirdiği görülmektedir. Tüm bunlara ek olarak, katliam gerçekleşirken Birleşmiş Milletler askeri gücünün Srebrenitsa üzerinde sadece 2 adet F-16 ile uçuş gerçekleştirilmesi büyük tepki toplamıştır. Bu, Sırp katliamına seyirci olmaktan veya teşvik etmekten farkı olmayan bir eylem olarak değerlendirilmiştir.

Katliamdan tam 22 yıl sonra, Hollanda mahkemesi cesur bir karar vererek, Srebrenitsa katliamında Hollanda askerlerinin uluslararası yasaları gözardı ederek yasadışı hareket ettiğine ve Hollanda’nın hatalı olduğuna karar vererek Hollanda güçlerini suçlu bulmuştur. Mahkeme ayrıca, Srebrenitsa’da katledilen 8.372 kişinin %30’unun ölümünde Hollanda’yı suçlu bulmşutur.

11 Temmuz 1995 ile 22 Temmuz 1995 tarihleri arasında müslüman Boşnak halkın Sırp askerler tarafından katledildiği Srebrenitsa katliamı sırasında kadın, çocuk ve erkek pek çok insan hayatını kaybetmiştir. Pek çok kişi, dağlarda ve yollarda katledilmiştir. Bunun yanı sıra kimlik tespiti yapılamaması için cesetleri parçalayarak toplam sayısı 64’e varan toplu mezarlara gömmüşlerdir. Bu mezarlar, 1995 yılından günümüze kadar farklı zamanlarda ortaya çıkmış ancak hala bazı kayıplar bulunamamıştır.

Bosnalı Sırplar, aslında iki yıl boyunca bölgeyi kuşatmış, fakat tamamen başarılı olamamıştır. Zaman zaman kente saldırılar düzenleyerek çeşitli girişimlerde bulunmuştur. 1995 yılının temmuz ayında ise Hollandalı askerlerin desteği ile nihayet bu amaçlarında başarılı olmuş ve binlerce masum sivili katletmişlerdir.

YouTube video

Srebrenitsa Katliamı NATO Müdahalesi

Srebrenitsa Katliamı tarihçesinde NATO müdahalesinin geç kaldığını söyleyebiliriz. 11 Temmuz 1995’te güvenli bölge olarak ilan edilen Srebrenitsa’da böyle bir olay yaşanması dünya kamuoyunda infial uyandırmıştır. Olayların ardından Saraybosna’nın merkezine Sırplar tarafından gerçekleştirilen havan topu saldırısı sonucunda NATO müdahale kararı almıştır. NATO tarafından Kararlı Güç Harekatı olarak adlandırılan operasyon, Sırp hedeflerini etkisiz hale getirmeye dönük olarak yapılmıştır.

30 Ağustos 1995’te başlayan ve 21 Eylül 1995’te sona eren harekat sonucunda pek çok Sırp hedefi etkisiz hale getirilmiştir. NATO’nun önceden belirlenmiş stratejik hedefleri bombalaması ve Sırp savaş gücünü yok etmesiyle, başta Mladiç güçleri olmak üzere, Sırp askerleri barışa yanaşmak zorunda kalmıştır. Genel çerçevede değerlendirildiğinde Bosna’da yaşanan savaşta pek çok Boşnak, işkenceye maruz kalarak yaşamını yitirmiş, tecavüze uğramış ve katledilmiştir. NATO müdahalesine, Türk Silahlı Kuvvetleri de, F-16 uçaklarıyla etkin olarak katılmış ve önemli görevler gerçekleştirmiştir.

Srebrenitsa Katliamı Sorumluları

Çocuk, kadın veya yaşlı ayırt etmeden binlerce masum sivilik katledildiği Srebrenitsa katliamı üzerinden geçen uzun sürede, sorumluların bazıları yakalanıp yargılanmış ancak bazıları hala kaçak durumdadır. Merkezi Lahey’de bulunan Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi, aşağıdaki isimleri yargılamış ve gıyabında ceza vermiştir:

  • Radovan Karadzic
  • Zdravko Tolimir
  • Ratko Mladiç
  • Momcilo Krajisnik
  • Bilyana Plavsiç

Radovan Karadzic, Bosna Savaşı sırasında toplam 11 suçtan yargılanan Sırp liderdir. Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından suçlu bulunmuş ve 24 Mart 2016’da bu karar açıklanmıştır. Radovan Karadzic, 8.372 kişinin katledildiği Srebrenitsa kentinde yaşananlardan dolayı suçlu bulunmuştur. Eylemleri, insanlığa karşı işlenen suçlar kapsamında değerlendirildi ve afsız olarak 40 yıl hapis cezasına mahkum edildi. Karadzic, daha sonra cezasına itiraz etti ve bu itiraz 20 Mart 2019 tarihinde reddedilerek, cezası 40 yıldan müebbet hapse çevrildi.

Uluslarası Adalet Divanı, yaşanan olayları soykırım olarak nitelendirmekle beraber Sırbistan devletini sorumlu olarak nitelendirmemiştir. Bunun en büyük nedeni, Srebrenitsa soykırımını gerçekleştirenlerin Sırpların düzenli ordusu olmayıp, Ratko Mladiç tarafından örgütlenen ve Akrepler olarak isimlendirilen özel kuvvetler olmasıdır. Ratko Mladiç’in yakalanıp Lahey’e teslim edilmesi işini de, Sırbistan İstihbarat Servisi gerçekleştirmiş ve ülkelerine leke bulaştıran bu katili adalete teslim ederek bir anlamda günah çıkarmışlardır.

Birleşmiş Milletler Barış Gücü olarak adlandırılan Hollanda’nın o dönemde üstlendiği rol hala tartışılmaya devam etmektedir. Hollandalı askerlerin başında bulunan Karremans’ın Sırp güçlerinin başı Mladic ile birlikte görüntülenmesi pek çok tepkiye neden olmuştur. Kamuoyuna ikisinin anlaşma yaptığına dair farklı görüntüler ve iddialar yansımıştır. Uluslararası kamuoyuna yansıyan tüm bu görüntülere ve iddialara rağmen, Karremans’ın Sırp güçleri ile bir anlaşma yapıp yapmadığı tam olarak aydınlatılamamış ve bugüne kadar gizemini korumuştur.

Srebrenitsa Katliamı’na göz yumduğu bilinen ülkelerin, 3 yıl önce gerçekleşen Hocalı Soykırımı’nda da, Ermenistan’ın iddialarını kabul etmiş olması, dikkat çekici bir durumdur.

Üzerinden yıllar geçmesine rağmen hala bazı kurbanların cenazesine ulaşılamamıştır. Cenazesine ulaşılan soykırım kurbanlarının Potoçari Anıt Mezarlığı’na defni gerçekleştirilmektedir.

Srebrenitsa Soykırımı - Potoçari Anıt Mezarlığı
Soykırım kurbanları, Potoçari Anıt Mezarı’na defnedilmektedir.

Anma Törenleri

Bosna Hersek Federasyonu tarafından yapılan düzenlemelerle 11 Temmuz’da herhangi bir eğlence faaliyeti düzenlenmemektedir. Yas Günü olarak anılan 11 Temmuz’da Bosna Hersek bayrağı yarıya indirilmekte ve o günün unutulmaması sağlanmaktadır. Her yıl o gün, kimliği belirlenenler toprağa verilerek yakınları tarafından dualar yapılmaktadır. Müslümanlara dönük olarak yapılan Srebrenitsa Katliamı, hiçbir zaman unutulmamakta ve izlerini korumaya devam etmektedir.

Srebrenitsa Katliamı Mavi Kelebekler

Srebrenitsa Soykırımı mavi kelebekler ilişkisi yıllardan beri anlatılmaya devam etmektedir. Sırp güçleri, öldürdükleri insanları toplu mezarlara gömmüşler ve başkaları tarafından bulunmasını istememişlerdir. Bu nedenle cesetleri bölgeden uzağa taşımışlardır. Mezarların bulunamaması için üzerlerini örterek çeşitli bitkilerle üst kısımlarını kapatmışlardır. Bunun yanı sıra manyetik değişkenlik taramasını engellemek için mezar içlerine metaller koymuşlardır. Her şey Sırp güçleri tarafından planlanmış ve bölgeye başkaları tarafından ulaşılması istenmemiştir.

Mezarlıkların bulunduğu bölgede ise cesetler toprağı beslemeye başlayarak Artemis çiceklerinin oluşumunu hızlandırmıştır. Çiçeklerin sayısının artmaya başlamasıyla beraber Artemis ile beslenen mavi kelebekler bölgede çoğalmıştır. İlerleyen dönemlerde yapılan araştırmalar sonucunda mavi kelebekler dikkat çekerek araştırmalara yön kazandırmıştır. Arama yapan kişiler, mavi kelebekleri takip ederek katledilenlere ait 300 toplu mezara erişmiştir. Cesetlerin tanınmaması için parçalanmış ve yakılmış olması ise kimlik tespitlerini güçleştirmiştir.

srebrenitsa mezarlik

Srebrenitsa Katliamı Hikayeleri

Srebrenitsa Katliamı’nın hikayeleri üzerinden yıllar geçmiş olsa da anlatılmaya devam edilmektedir. Avrupa’da yaşanan en büyük trajedilerden olan katliam, filmlere ve kitaplara konu olmaktadır. Olay mağdurlarının anlattıkları hikayelerle, ortaya pek çok hikaye çıkmakta ve diğer insanların haberdar olması sağlanmaktadır. Bosna Hersek ordusunda görev yapan ve toprak bütünlüğünü korumayı amaç edinen Sırp general Jovan Divjak tarafından yıllar geçtikten sonra günümüzde birtakım açıklamalar yapılmıştır. Bosna Hersek üzerine açıkça bir saldırı yapıldığını ifade eden Divjak, Sırpların o dönemde etnik bir temizlik yapmak istediklerini söylemektedir.

Sırpların izledikleri politikalar doğrultusunda etnik temizlik, o dönemlerde büyük bir anlam ifade etmiştir. Bunun yanı sıra Hollanda askerlerinin saldırları önlemeleri gerektiğini fakat durumun tam tersi yönde geliştiğini söylemektedir. Olayların bu yönde gelişmesinde Hollanda taburunda yer alan askerlerin yaşlarının küçük, tecrübelerinin az olmasının etkisinin büyük olduğunu savunmaktadır. Srebrenitsa Katliamı, Boşnak milletinin en büyük acılarından olmaya devam etmektedir.

Srebrenitsa Katliamı Filmi

Srebrenitsa Katliamı’nın filmiNereye Gidiyorsun, Ayda?” adında 2020 yılında gösterime girmiştir. Jasmila Zbaniç’in yapımcısı olduğu filmde Bosnalı bir kadının gerçek hikayesinden yola çıkılmaktadır. Filmin gösterimi 8 binin üzerinde kişinin öldürüldüğü Srebrenitsa Anma Merkezi’nde yapılmıştır. Katliamdan sağ olarak kurtulanların yanı sıra tanıklık edenler de filmin gösterimine katılmıştır. Filmin yapımcısı olan Zbaniç, yapımı hayata geçirebilmek için katliamdan sağ kurtulan kişilerle pek çok görüşme gerçekleştirmiştir. Tanık olanlarla konuşarak yaşananları bir kadının bakış açısından anlatmıştır.

Filmin yalnızca katliam özelinde değil milliyetçilikle mücadele eden zihniyetler için de yeni bir bakış açısı getirdiği savunulmuştur. Bosna Savaşı‘nın en üst seviyede yaşanmasını gözler önüne seren Srebrenitsa Katliamı, filmin vizyona girmesiyle yeniden ses getirmiştir. Bunun yanı sıra filmde yansıtılan gerçekler, uluslarası toplumlarında utanç duymasına sebep olmuştur. Güvenli sığınak olarak ilan edilen Srebrenitsa kentinin katliam alanına dönüşmesi, hala tepki alan konular arasında yer almaktadır.

Srebrenitsa Katliamı Belgesel

Srebrenitsa Katliamı’nın belgesel çalışmaları farklı platformlar üzerinde izlenebilmektedir. Olayları bizzat yaşayanlar yıllar sonra başlarından geçen olayları tüm objektifliğiyle anlatmaktadır. Katliama tanık olanların yaşadıkları, belgeseller sayesinde en gerçek haliyle izleyicilere aktarılmaktadır. BBC News tarafından yayınlanan belgeselde katliamdan kaçmayı başararak sağ kurtulan Nedzad Avdic’in hikayesine yer verilmiştir. Bu anlamda yaşananları bütün gerçek yanlarıyla ortaya koyan bir belgesel ortaya çıkmıştır. 2017 yılında Saraybosna’da yapılan görüşmeler kayıt altına alınarak herkesin duyması sağlanmıştır.

YouTube video

Nedzad Avdic, henüz 17 yaşındayken katliamdan sağ olarak kurtulmayı başarmış nadir kişiler arasındadır. Katliamdan kalan izleri hala vücudunda taşımaktadır. Katliama dönük Lahey’de düzenlenen mahkemede şahitlik yapan Avdic, röportaj zamanına kadar herhangi bir gazeteciyle konuşmamıştır. Katliam sürecinde Hollandalı askerlerin halkı bırakmasından sonra ormana sığındıklarını ifade etmektedir. İnsanların kamyonlara bindirilip uzağa götürüldüklerini ve gruplar halinde öldürüldüklerini söylemektedir. Vücudunda o günden kalan kurşun izlerini hala taşımaya devam etmektedir.

Srebrenitsa Katliamı Hakkında Kitaplar

Srebrenitsa Katliamı ile alakalı kitaplar etnik kökenli Bosna Savaşı’nın izlerini okuyuculara aktarmaktadır. Sağ kalanlar veya duruma tanıklık edenlerin yaşadıklarını anlatmasıyla unutulmayacak olan eserler ortaya çıkılmıştır. Film ve belgesel yapımlarının yanı sıra yazılan kitaplar sayesinde yaşananlar hafızalarda kalmaya devam etmektedir. Savaşların acımasız yönlerini ve insanların yaşadıklarını gözler önüne seren gerçek hikayeler, hala ilgi görmeye devam etmektedir. Gerçeğe dayalı ve yaşananları objektif biçimde anlatan yapıtlar, okuyanları Bosna Savaşı yıllarına götürmektedir. Bosna Savaşını ve yaşanan katliamı konu edinen kitaplar şunlardır:

  • Sevdalinka / Ayşe Kulin
  • Saklı Gül / Reyes Monforte
  • Kanatsız Kumru / Zeynep Özmen
  • İstanbul’a Bir Şey Olursa Saraybosna Var / Gürsu Erinç
  • Elveda Saraybosna / Atka Reid
  • Srebrenitsa’nın Öyküsü / Isnam Taljic
  • Leyla / Alexandra Cavelius
  • Kurşunların Da Rengi Var / Emine Seçeroviç Kaşlı
  • Son Tanık / Glenn Meade
  • İncir Kuşları / Sinan Akyüz
  • Kitabın Kulları / Geraldine Brooks

Srebrenitsa Katliamı Müzesi

srebrenitsa katliami muzesi

Srebrenitsa Katliamı’nın müzesi günümüzde Saraybosna’da ziyaretçilerini ağırlamaya devam etmektedir. Bosna’da yaşanan savaşın acılarını gözler önüne sermektedir. İnsanlığa Karşı Suç ve Soykırım Müzesi olarak adlandırılan yapıt, toplama kamplarında işlenen suçları aktarmaktadır. Savaştan arda kalan kişisel eşyalardan görsellere kadar pek çok materyal müzede sergilenmektedir. Dünyanın her yerinden ziyaretçi alan müzede toplama kamplarında yapılan işkencelerden arta kalanlar bulunmaktadır. Suçların nasıl işlendiğini ve sivillerin çektiği acıları tüm gerçekliğiyle ziyaretçilere vermektedir.

Saraybosna’yı gezmek isteyen yabancı turistler, müzeye oldukça ilgi göstermektedir. Soykırım Müzesi, yalnızca Srebrenitsa Katliamı anlatmamakla beraber tarihte yaşanan farklı katliamları da aydınlatmaktadır. Müzede savaşlar sonucunda hayatını kaybeden çocukların eşyalarına sıklıkla yer verilmektedir. Yapının kurucularından olan Senad Jusufbegovic, gelen pek çok kişinin Bosna’da yaşanan olayı ilk defa duyduğunu söylediklerini ifade etmektedir. Saraybosna Suç ve Soykırım Müzesi sayesinde gelen ziyaretçiler pek çok konu hakkında bilgi sahibi olabilmektedir.

Srebretnitsa katliamı kaç kişi öldü?

Srebrenitsa Soykırımı’nda kaç kişinin hayatını kaybettiği kayıtlara göre 8.372 müslüman Boşnaktır. Başlatılan çalışmalarda kimlikleri tespit edilebilen kurban sayısı, 2024 itibarı ile 6.000’in biraz üzerindedir.

Srebrenitsa katliamı ne zaman gerçekleşti?

Srebrenitsa Soykırımı’nın gerçekleşme zamanı 11 Temmuz – 22 Temmuz 1995 tarihleri arasındadır. Kadın, çocuk ve erkek pek çok müslüman olayda hayatını kaybetmiştir.

içeriğimizi oylayın
Yazar: Sinan

1982 İstanbul doğumluyum. İlk, orta, lise ve üniversite eğitimimi İstanbul'da tamamladıktan sonra Çanakkale'ye yerleştim. Birkaç yıllığına ticaret hayatının içinde bulunduğum için aktif olarak ilgilenemediğim programlama ve web tasarım kariyerime, burada içerik yazarlığı yaparak devam ediyorum.

Yorum yapın