Srebrenitsa Soykırımı ya da Srebrenitsa Katliamı, 2. Dünya Savaşı’ndan günümüze kadar Avrupa’da yapılmış olan büyük katliamlar arasında yer almaktadır. Bu sebeple hukuki anlamda Avrupa’da ilk belgelenen soykırım olarak nitelendirilmektedir. Yugoslavya İç Savaşı sırasında yaşanan olay, Bosnalı Sırp güçleri tarafından Bosnalıların öldürülmesini kapsamaktadır.
Srebrenitsa Katliamı, olayların Bosna’nın Srebrenitsa kasabasında yaşanmasından dolayı bu adla anılmaktadır. 1995 yılında yaşanan katliamda pek çok kişi hayatını kaybetmiş ve bu nedenle soykırım olarak adlandırılmıştır. Günümüzde hala unutulmayan ve anıları silinmeyen katliamlar arasında sayılmaya devam etmektedir. Yaşanan olaylardan sonra suçlu bulunan kişiler, birtakım cezalar alsa da Srebrenitsa Soykırımı’nın izleri kapanmamaktadır.
Srebrenitsa Katliamı Nedir?
Srebrenitsa Katliamı’nın ne olduğu Avrupa’da hukuksal olarak düzenlenen belgelerle açıklığa kavuşmaktadır. Toplu olarak yapılan en büyük insan kıyımları arasında yer almaktadır. Srebrenitsa şehrinde Ratko Mladiç komutasında gerçekleştirilen harekatta bir kısmı kadın ve çocuklardan oluşan Bosnalılar öldürülmüştür. Harekat esnasında Sırp ordusu haricinde Akrepler olarak nitelendirilen özel harekat toplululuğu da dahil olmuştur. Akrepler, Sırbistan Özel Güvenlik Güçleri’ne verilen isimdir. 1995 yılında Srebrenitsa kenti Birleşmiş Milletler tarafından güvenli alan olarak ilan edilmiştir. Bu kararın verilmesine rağmen 400 silahlı askerden oluşan Hollanda güçleri, yapılan katliama engel olamamıştır. Katliama engel olmak adına herhangi bir hamle gelmemesinden dolayı olayla alakalı soru işaretleri sürmeye devam etmektedir.
Srebrenitsa Katliamı Sebebi
Srebrenitsa Katliamı’nın nedeni Müslüman nüfusun bölgede çoğalması olarak nitelendirilmiştir. Yugoslavya’nın çökmesiyle beraber 1992 yılında Sırplar, Bosna’da soykırımı ateşlemiştir. Bunu en büyük sebebi etnik olarak bir temizlik yapmak istemeleri olarak düşünülmektedir. Birleşmiş Milletler ise Srebrenitsa’yı o dönemde güvenli bölge olarak ilan etmiştir. Srebrenitsa kentinin nüfusu savaş başlamadan önce yaklaşık 24 bin civarındadır. Çevre bölgelerden mülteci göçlerinin alınmasıyla beraber neredeyse 60 bin nüfusa erişmiştir. Hastalıkların sayısında artış ve açlık oranlarında artmalar yaşanmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra Birleşmiş Milletler tarafından Müslüman toplulukların ellerinde bulunan silahların toplanma kararı alınmıştır.
O dönemde Sırplar, Srebrenitsa kentine çok sık saldırı düzenlemeye başlamıştır. Müslüman topluluklar, o dönemin sorumlusu olan Hollanda komutanı Thom Karremans’e silahları geri alma başvurusunda bulunmuştur. Fakat talepleri olumsuz olarak yanıtlanmıştır ve silahların teslimi gerçekleşmemiştir. Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nü temsil eden Hollandalı komutan Thom Karremans, bir gece Hollandalı askerlere emir vererek kenti boşaltmalarını istemiştir. Kent güvenliğini sağlama görevini yerine getirmesi gereken Karremans, kendisine sığınan mültecileri ve şehri Sırpların eline bırakmıştır. Bu haraketten dolayı yıllarca unutulmayacak olan Srebrenitsa Katliamı yaşanmıştır.
Srebrenitsa Katliamı Ne Zaman Gerçekleşti?
Srebrenitsa Soykırımı’nın gerçekleşme zamanı 11 Temmuz – 22 Temmuz 1995 tarihleri arasındadır. Kadın, çocuk ve erkek pek çok müslüman olayda hayatını kaybetmiştir. Bosnalı Sıplar, aslında iki yıl boyunca bölgeyi kuşatmış, fakat tamamen başarılı olamamıştır. Zaman zaman kente saldırılar düzenleyerek çeşitli girişimlerde bulunmuştur. 1995 yılının Temmuz ayında ise Srebrenitsa’nın düşmesiyle beraber tarihte unutulamayacak olan soykırımlardan birisi meydana gelmiştir.
Srebrenitsa Katliamı Nasıl Gerçekleşti?
Srebrenitsa Soykırımı’nın nasıl gerçekleştiği katliamla alakalı kaynaklarda ve olaya tanıklık edenlerin verdikleri ifadelerle açıklığa kavuşmaktadır. 1995 yılında kentin düşmesinin ardından neredeyse binlerce Boşnak, dönemin Barış Gücü olan Hollandalı askerlere sığınmıştır. Srebrenitsa kentinin bir miktar dışarısında bulunan Potocari’de Hollandalı askerlerin karargahı kurulmuştur. Karargaha sığınan Boşnaklara orada güvende olacakları bilgisi verilmiştir.
Sırp güçlerinin Hollanda karargahını kuşatmasıyla olaylar farklı şekilde ilerlemiştir. Kuşatma sonucunda Hollandalı askerler, Boşnakları Sırp güçlerine teslim etmiştir. Olay sonucunda müslüman kadın, erkek ve çocuklar Sırplar tarafından katledilmiştir. Yaşananlarda hayatını kaybeden kişiler, Bosna Hersek doğusunda konumlanan mezarlarda yatmaktadır. Ölenlerin yanı sıra katliamdan bir şekilde kaçarak hayatını kurtarmayı başaran bazı kişiler de bulunmaktadır.
Srebrenitsa Katliamı Kaç Kişi Öldü?
Srebrenitsa Soykırımı’nda kaç kişinin hayatını kaybettiği kayıtlara göre 8 bin 372 müslüman Boşnaktır. Yaşanan olayda ancak 6 bin civarında kişinin kimlikleri net olarak tespit edilebilmiştir. Müslüman erkek, kadın ve küçük yaşta çocukların ölenler içerisinde bulunduğu belirtilmektedir.
Srebrenitsa Katliamı Yıldönümü Ne Zaman?
Srebrenitsa Katliamı’nın yıldönümü zamanı 11 Temmuz 1995 olarak kabul edilmektedir. 11 Temmuz, katliamın başlangıç tarihi olarak bilinmektedir. Yaşanan soykırım, yalnızca hayatını yitirenleri değil bütün Boşnak Milleti’nin asla unutamayacağı olaylar arasında bulunmaktadır. Üzerinden yıllar geçmesine rağmen hala bazı kurbanların cenazesine ulaşılamamıştır. Cenazesine ulaşılan soykırım kurbanlarının Potoçari Anıt Mezarlığı’na defni gerçekleştirilmektedir.

Bosna Hersek Federasyonu tarafından yapılan düzenlemelerle 11 Temmuz’da herhangi bir eğlence faaliyeti düzenlenmemektedir. Yas Günü olarak anılan 11 Temmuz’da Bosna Hersek bayrağı yarıya indirilmekte ve o günün unutulmaması sağlanmaktadır. Her yıl o gün, kimliği belirlenenler toprağa verilerek yakınları tarafından dualar yapılmaktadır. Müslümanlara dönük olarak yapılan Srebrenitsa Katliamı, hiçbir zaman unutulmamakta ve izlerini korumaya devam etmektedir.
Srebrenitsa Katliamı Süreci
Srebrenitsa Katliamı’nın süreci Yugoslavya İç Savaşı’nın başlamasına dayanmaktadır. Slovenya ve Hırvatistan 1991 yılında resmi olarak bağımsızlık ilan etmiştir. Yaşanan iç savaştan sonra ülke dağılmaya başlamıştır. Bosna Hersek, Hırvatistan, Sırbistan, Karadağ, Makedonya ve Slovenya’dan oluşan ülkenin dağılmasıyla beraber çatışmaların önü açılmıştır. Bosna Hersek, 1992’de yapılan referandum sonucunda bağımsızlığını ilan ederek Yugoslavya’dan ayrıldığını ilan etmiştir. O dönemde Yugoslav ve Hırvat askerleri arasında süren çatışmalar ise Bosna Hersek’e doğru gelmeye başlamıştır.
Çoğunluğu Hırvatlardan oluşan Yugoslav ordusunun Bosna’daki Ravno yerleşimine saldırmasıyla savaşın temelleri atılmıştır. Hırvat ve Sırplar, Bosna Hersek topraklarını kendi aralarında paylaşma kararı almıştır. Her bir ülke, 1 yıl arayla kendi cumhuriyetlerini ilan etmiştir. O dönemde Sırpların kontrolü altında bulunan Yugoslav ordusunun teşvikleriyle Bosnalı Sırpları silahlandırma faaliyetleri gerçekleşmiştir. Bununla beraber bölgede müslüman Boşnaklar için etnik temizlik yapılması hedeflenmiş ve Srebrenitsa Katliamı ortaya çıkmıştır.
Srebrenitsa Katliamı NATO Müdahalesi
Srebrenitsa Katliamı’nda NATO müdahalesi için oldukça geç kalındığını söylemek mümkündür. 11 Temmuz 1995’te güvenli bölge olarak ilan edilen Srebrenitsa’da böyle bir olay yaşanması farklı kesimler tarafından tepkilerin toplanmasına neden olmuştur. Olayların ardından Saraybosna’nın merkezine Sırplar tarafından gerçekleştirilen havan topu saldırısı sonucunda NATO müdahale kararı almıştır. NATO tarafından Kararlı Güç Harekatı olarak adlandırılan operasyon, Sırp hedeflerini etkisiz hale getirmeye dönük olarak yapılmıştır.
30 Ağustos 1995’te başlayan ve 21 Eylül 1995’te sona eren harekat sonucunda pek çok Sırp hedefi etkisiz hale getirilmiştir. Yaşanan savaşta dengelerin bozulmasıyla beraber Sırp güçleri barışa yanaşmıştır. Genel çerçevede değerlendirildiğinde Bosna’da yaşanan savaşta pek çok Boşnak, işkenceye maruz kalarak yaşamını yitirmiş, tecavüze uğramış ve katledilmiştir. NATO müdahalesine, Türk Silahlı Kuvvetleri de, F-16 uçaklarıyla etkin olarak katılmış ve önemli görevler gerçekleştirmiştir.
Srebrenitsa Katliamı Sorumluları
Srebrenitsa Katliamı’nda sorumlu olanlar belirli bir zaman geçtikten sonra yargı kurumları tarafından suçlu bulunmuştur. Sırp güçleri tarafından yapılan katliam, yaklaşık olarak bir hafta sürmüştür. 2. Dünya Savaşı döneminden sonra tarihte yapılan en büyük katliamlar arasına adını yazdırmıştır. Soykırım gerçekleştikten yaklaşık 15 yıl sonra ise Hollanda Mahkemesi tarafından olayda Hollanda’nın da suçlu bulunduğuna dair karar alınmıştır. Olayda Hollanda askerlerinin yasalardan bağımsız hareket ettiği ve kentte yaşanan ölümlerden %30 oranında sorumlu olduğu belirtilmiştir. Uluslarası Adalet Divanı, yaşanan olayları soykırım olarak nitelendirmekle beraber Sırbistan’ı sorumlu olarak nitelendirmemiştir.
Birleşmiş Milletler Barış Gücü olarak adlandırılan Hollanda’nın o dönemde üstlendiği rol hala tartışılmaya devam etmektedir. Hollandalı askerlerin başında bulunan Karremans’ın Sırp güçlerinin başı Mladic ile birlikte görüntülenmesi pek çok tepkiye neden olmuştur. Kamuoyuna ikisinin anlaşma yaptığına dair farklı görüntüler ve haberler yansımıştır. Tüm şüphelere ve yaşananlara rağmen Thom Karremans, soykırımla alakalı yargılanmamıştır. Olayların üzerinden yıllar geçmesine rağmen hala soru işareti içeren konular arasında yer almaktadır.
Srebrenitsa Katliamı’na göz yumduğu bilinen ülkelerin, 3 yıl önce gerçekleşen Hocalı Soykırımı’nda da, Ermenistan’ın iddialarını kabul etmiş olması, dikkat çekici bir durumdur.

1995 yılının 11 Temmuz gününde Ratko Mladiç komutasında bulunan Sırplar, ise kente rahatlıkla girmeyi başarmıştır. Pek çok kişi, dağlarda ve yollarda katledilmiştir. Bunun yanı sıra kimlik tespiti yapılamaması için cesetleri parçalayarak toplam sayısı 64’e varan toplu mezarlara gömmüşlerdir. Yaşanan olay sonucunda Uluslararası Savaş Suçluları Mahkemesi tarafından bazı Sırp subaylar ve siyasiler hakkında karar çıkartılmıştır. Çıkarılan kararlar arama, yargılanma ve mahkum edilme üzerine olmuştur. Mahkeme tarafından olayın yaşanmasında suçlu bulunan kişilerin isimleri şunlardır:
- Radovan Karadzic
- Zdravko Tolimir
- Ratko Mladiç
- Momcilo Krajisnik
- Bilyana Plavsiç
Radovan Karadzic, Bosna Savaşı sırasında toplam 11 suçtan yargılanan Sırp liderdir. Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından suçlu bulunmuş ve 24 Mart 2016’da bu karar açıklanmıştır. Radovan Karadzic, 8 binin üzerinde müslümanın katledildiği Srebrenitsa kentinde yaşananlardan dolayı suçlu bulunmuştur. İnsanlığa karşı işlenen suç kapsamında yer alan suçlamalar sonucunda 40 yıl hapis cezası almıştır.
Srebrenitsa Katliamı Mavi Kelebekler
Srebrenitsa Soykırımı mavi kelebekler ilişkisi yıllardan beri anlatılmaya devam etmektedir. Sırp güçleri, öldürdükleri insanları toplu mezarlara gömmüşler ve başkaları tarafından bulunmasını istememişlerdir. Bu nedenle cesetleri bölgeden uzağa taşımışlardır. Mezarların bulunamaması için üzerlerini örterek çeşitli bitkilerle üst kısımlarını kapatmışlardır. Bunun yanı sıra manyetik değişkenlik taramasını engellemek için mezar içlerine metaller koymuşlardır. Her şey Sırp güçleri tarafından planlanmış ve bölgeye başkaları tarafından ulaşılması istenmemiştir.
Mezarlıkların bulunduğu bölgede ise cesetler toprağı beslemeye başlayarak Artemis çiceklerinin oluşumunu hızlandırmıştır. Çiçeklerin sayısının artmaya başlamasıyla beraber Artemis ile beslenen mavi kelebekler bölgede çoğalmıştır. İlerleyen dönemlerde yapılan araştırmalar sonucunda mavi kelebekler dikkat çekerek araştırmalara yön kazandırmıştır. Arama yapan kişiler, mavi kelebekleri takip ederek katledilenlere ait 300 toplu mezara erişmiştir. Cesetlerin tanınmaması için parçalanmış ve yakılmış olması ise kimlik tespitlerini güçleştirmiştir.
Srebrenitsa Katliamı Hikayeleri
Srebrenitsa Katliamı’nın hikayeleri üzerinden yıllar geçmiş olsa da anlatılmaya devam edilmektedir. Avrupa’da yaşanan en büyük trajedilerden olan katliam, filmlere ve kitaplara konu olmaktadır. Olay mağdurlarının anlattıkları hikayelerle, ortaya pek çok hikaye çıkmakta ve diğer insanların haberdar olması sağlanmaktadır. Bosna Hersek ordusunda görev yapan ve toprak bütünlüğünü korumayı amaç edinen Sırp general Jovan Divjak tarafından yıllar geçtikten sonra günümüzde birtakım açıklamalar yapılmıştır. Bosna Hersek üzerine açıkça bir saldırı yapıldığını ifade eden Divjak, Sırpların o dönemde etnik bir temizlik yapmak istediklerini söylemektedir.
Sırpların izledikleri politikalar doğrultusunda etnik temizlik, o dönemlerde büyük bir anlam ifade etmiştir. Bunun yanı sıra Hollanda askerlerinin saldırları önlemeleri gerektiğini fakat durumun tam tersi yönde geliştiğini söylemektedir. Olayların bu yönde gelişmesinde Hollanda taburunda yer alan askerlerin yaşlarının küçük, tecrübelerinin az olmasının etkisinin büyük olduğunu savunmaktadır. Srebrenitsa Katliamı, Boşnak milletinin en büyük acılarından olmaya devam etmektedir.
Srebrenitsa Katliamı Filmi
Srebrenitsa Katliamı’nın filmi “Nereye Gidiyorsun, Ayda?” adında 2020 yılında gösterime girmiştir. Jasmila Zbaniç’in yapımcısı olduğu filmde Bosnalı bir kadının gerçek hikayesinden yola çıkılmaktadır. Filmin gösterimi 8 binin üzerinde kişinin öldürüldüğü Srebrenitsa Anma Merkezi’nde yapılmıştır. Katliamdan sağ olarak kurtulanların yanı sıra tanıklık edenler de filmin gösterimine katılmıştır. Filmin yapımcısı olan Zbaniç, yapımı hayata geçirebilmek için katliamdan sağ kurtulan kişilerle pek çok görüşme gerçekleştirmiştir. Tanık olanlarla konuşarak yaşananları bir kadının bakış açısından anlatmıştır.
Filmin yalnızca katliam özelinde değil milliyetçilikle mücadele eden zihniyetler için de yeni bir bakış açısı getirdiği savunulmuştur. Bosna Savaşı‘nın en üst seviyede yaşanmasını gözler önüne seren Srebrenitsa Katliamı, filmin vizyona girmesiyle yeniden ses getirmiştir. Bunun yanı sıra filmde yansıtılan gerçekler, uluslarası toplumlarında utanç duymasına sebep olmuştur. Güvenli sığınak olarak ilan edilen Srebrenitsa kentinin katliam alanına dönüşmesi, hala tepki alan konular arasında yer almaktadır.
Srebrenitsa Katliamı Belgesel
Srebrenitsa Katliamı’nın belgesel çalışmaları farklı platformlar tarafından yayınlanabilmektedir. Olayları bizzat yaşayanlar yıllar sonra başlarından geçen olayları tüm objektifliğiyle anlatmaktadır. Katliama tanık olanların yaşadıkları, belgeseller sayesinde en gerçek haliyle izleyicilere aktarılmaktadır. BBC News tarafından yayınlanan belgeselde katliamdan kaçmayı başararak sağ kurtulan Nedzad Avdic’in hikayesine yer verilmiştir. Bu anlamda yaşananları bütün gerçek yanlarıyla ortaya koyan bir belgesel ortaya çıkmıştır. 2017 yılında Saraybosna’da yapılan görüşmeler kayıt altına alınarak herkesin duyması sağlanmıştır.
Nedzad Avdic, henüz 17 yaşındayken katliamdan sağ olarak kurtulmayı başarmış nadir kişiler arasındadır. Katliamdan kalan izleri hala vücudunda taşımaktadır. Katliama dönük Lahey’de düzenlenen mahkemede şahitlik yapan Avdic, röportaj zamanına kadar herhangi bir gazeteciyle konuşmamıştır. Katliam sürecinde Hollandalı askerlerin halkı bırakmasından sonra ormana sığındıklarını ifade etmektedir. İnsanların kamyonlara bindirilip uzağa götürüldüklerini ve gruplar halinde öldürüldüklerini söylemektedir. Vücudunda o günden kalan kurşun izlerini hala taşımaya devam etmektedir.
Srebrenitsa Katliamı Hakkında Kitaplar
Srebrenitsa Katliamı ile alakalı kitaplar etnik kökenli Bosna Savaşı’nın izlerini okuyuculara aktarmaktadır. Sağ kalanlar veya duruma tanıklık edenlerin yaşadıklarını anlatmasıyla unutulmayacak olan eserler ortaya çıkılmıştır. Film ve belgesel yapımlarının yanı sıra yazılan kitaplar sayesinde yaşananlar hafızalarda kalmaya devam etmektedir. Savaşların acımasız yönlerini ve insanların yaşadıklarını gözler önüne seren gerçek hikayeler, hala ilgi görmeye devam etmektedir. Gerçeğe dayalı ve yaşananları objektif biçimde anlatan yapıtlar, okuyanları Bosna Savaşı yıllarına götürmektedir. Bosna Savaşını ve yaşanan katliamı konu edinen kitaplar şunlardır:
- Sevdalinka / Ayşe Kulin
- Saklı Gül / Reyes Monforte
- Kanatsız Kumru / Zeynep Özmen
- İstanbul’a Bir Şey Olursa Saraybosna Var / Gürsu Erinç
- Elveda Saraybosna / Atka Reid
- Srebrenitsa’nın Öyküsü / Isnam Taljic
- Leyla / Alexandra Cavelius
- Kurşunların Da Rengi Var / Emine Seçeroviç Kaşlı
- Son Tanık / Glenn Meade
- İncir Kuşları / Sinan Akyüz
- Kitabın Kulları / Geraldine Brooks
Srebrenitsa Katliamı Müzesi
Srebrenitsa Katliamı’nın müzesi günümüzde Saraybosna’da ziyaretçilerini ağırlamaya devam etmektedir. Bosna’da yaşanan savaşın acılarını gözler önüne sermektedir. İnsanlığa Karşı Suç ve Soykırım Müzesi olarak adlandırılan yapıt, toplama kamplarında işlenen suçları aktarmaktadır. Savaştan arda kalan kişisel eşyalardan görsellere kadar pek çok materyal müzede sergilenmektedir. Dünyanın her yerinden ziyaretçi alan müzede toplama kamplarında yapılan işkencelerden arta kalanlar bulunmaktadır. Suçların nasıl işlendiğini ve sivillerin çektiği acıları tüm gerçekliğiyle ziyaretçilere vermektedir.
Saraybosna’yı gezmek isteyen yabancı turistler, müzeye oldukça ilgi göstermektedir. Soykırım Müzesi, yalnızca Srebrenitsa Katliamı anlatmamakla beraber tarihte yaşanan farklı katliamları da aydınlatmaktadır. Müzede savaşlar sonucunda hayatını kaybeden çocukların eşyalarına sıklıkla yer verilmektedir. Yapının kurucularından olan Senad Jusufbegovic, gelen pek çok kişinin Bosna’da yaşanan olayı ilk defa duyduğunu söylediklerini ifade etmektedir. Saraybosna Suç ve Soykırım Müzesi sayesinde gelen ziyaretçiler pek çok konu hakkında bilgi sahibi olabilmektedir.