Kan Asit Mi Baz Mı?

Kan asit mi baz mı sorusu insanlar tarafından merak edilen bir konudur. Geçmişten bu yana sağlık ve yaşam için bir temel taş olarak bilinen kan, modern tıpta yaşamsal bir ilaç olarak kabul edilmektedir. Böylesi önemli bir dokuyla ilgili merak edilen birçok şey mevcuttur. Bunlardan biri de; asit mi yoksa baz mı? Şimdi vücudumuzun tek sıvı dokusu olan kan, asit midir baz mıdır birlikte öğrenelim.

Herhangi bir maddenin asit ya da baz olduğunu öğrenmek için, o maddenin pH değerini belirlemek gerekmektedir. Maddeler pH değerlerine göre asit, baz ya da nötr olmak üzere 3’e ayrılmaktadır. pH değeri 0-14 aralığında ölçülmektedir. Bu ölçüme göre;

  • 0-7 arasındaki maddeler asit,
  • Tam 7 olan maddeler nötr,
  • 7-14 aralığındaki maddeler ise baz olarak belirlenmiştir. Kanda bu değer 7.34 ve 7.45 aralığında olduğundan dolayı kan bazdır.

Kan’ın PH Değeri Nedir?

Kanın pH değeri 7.34 ile 7.45 arasında değişiklik göstermektedir. Bilindiği gibi pH ölçeğine göre değeri 7 olan maddeler nötr kabul edilmektedir. Kanın değeri nötre çok yakındır. Kan bu değerle nötre yakın bir baz özelliği gösterdiğinden, kimileri kana baz demektense bazik sıvı demenin daha uygun olacağını düşünmektedir.

kanin ph degeri

PH’ın açılımı “Hidrojen potansiyeli”dir. pH vücutta bulunan hidrojen iyonlarının ölçümünde kullanılan birimdir. Sağlıklı bir insan vücudunun pH değeri 7.3 ve 7.45 arasında olmalıdır. Kan pH’ı ise asitler ve bazlar arasındaki dengeye göre belirlenmektedir. Peki, kanın pH’ı bu değerlerde seyretmediği durumda ne olur? Birlikte öğrenelim.

[geo-post id=”3123″ label=”Önerilen Yazı”]

Kanın PH Değerinin Ayarlanması

Kanın pH aralığı çok dar olmasının yanında çok hassastır. Çünkü bu aralığın dışına çıkmak ölümle sonuçlanabilmektedir. Vücutta homeostasi adı verilen bir iç denge bulunmaktadır ve kanın pH’ı bu iç dengenin en önemli unsurlarındandır. Sağlıklı bir insanın kanın pH değerini ayarlamak için hiçbir şey yapmasına gerek yoktur. Sağlıklı bir vücut bu dengeyi sağlayabilmektedir.

Kanın pH’ını ayarlamada su seviyesi, mineral seviyesi ve iyon seviyesi önem arz etmektedir. Suyun ve iyonların böbreklerden geri emilimi bu değerin ayarlanmasında çok etkilidir. Bununla birlikte hipofiz bezi de bu görevi yapmaktadır.

içeriğimizi oylayın
Yazar: Sinan

1982 İstanbul doğumluyum. İlk, orta, lise ve üniversite eğitimimi İstanbul'da tamamladıktan sonra Çanakkale'ye yerleştim. Birkaç yıllığına ticaret hayatının içinde bulunduğum için aktif olarak ilgilenemediğim programlama ve web tasarım kariyerime, burada içerik yazarlığı yaparak devam ediyorum.

Yorum yapın